26 Ağustos Üzerine
26 Ağustos Dumlupınar ile 26
Ağustos Malazgirt: Her ikisi de Türk Tarihi açısından önemlidir. Ama Malazgirt,
bazılarının iddia ettiği gibi Türklerin Anadolu'ya ilk girişi değildir. Türkler
çok daha önce (MÖ 7. yüzyıldaki İskitler bir yana bırakılırsa) Göktürkler
zamanında Sivas'a kadar gelmişlerdir. Daha sonra Bizans döneminde aileleri ile
birlikte paralı asker olarak Anadolu'da çeşitli yerlere yerleştirilen Türkler
vardır. Hatta Osmanlı Beyli kurucusu Osman Bey,
Sakarya yöresinde Alanlarla karşılaşır.
Bazılarının
Malazgirt'e çok önem vermesinin ardında, daha önce gelip yerleşenlerin Müslüman
olmaması, ama Malazgirt sonrası gelenlerin Müslüman olmasıdır.
Öte
yandan Ermeni ve Gürcü tarihçilerin Oğuz Türklerine ilişkin ilk kayıtları,
Malazgirt zaferinden 42 öncesine,1029 yılına aittir. Bu Oğuzlar Müslüman
değildir. Yine bazı tarihçiler Selçuklulara pay çıkarmak için Alparslan'ın
babası Çağrı Bey'in Anadolu'ya akın tarihini 1018 yılına kadar geri götürürler,
ama bunların belgesi yoktur.
Kaldı
ki, Anadolu'yu Türkleştirenler Selçuklular değil, hem Selçuklu hem de Osmanlı
devletinin kuruluş çilesini çeken, ama ne yazık ki her iki hanedan tarafından
horlanmış olan Türkmenlerdir. Günümüzde konuştuğumuz güzel Türkçeyi de
Müslümanlık sonrası bugüne aktaranlar ne Selçuklular ne de Osmanlılar değil,
horlanan Türkmen analarıdır. Çünkü, Arapça eğitim yapılan medreselere kızlar
alınmıyordu, onlar da çocuklarına Türkçe öğretiyordu. Medreselerde Türkçe
okutulmadığı gibi, Arapça sözlükler bile ezberletiliyordu.
Sanırım
Malazgirt ile Dumlupınar arasında, biraz imalı olsa da, ayrım anlaşılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder