“Sanma ki yalnızca
insanlar içindir,
Öyle sandıkları
için kimileri,
Meraklılarına
kaldı evrensel değer ve erdem kavramları.” O. Karadağ
Değerli
okuyucular;
Erdem ve
değer, insanlık tarihinin hem bireysel hem de toplumsal düzlemde süreklilik gösteren
temel kavramlarıdır. Felsefe, din, sosyoloji ve psikoloji
gibi disiplinler, bu kavramları kendi bakış açılarından ele alarak insanın
ahlaki ve entelektüel yolculuğunu aydınlatır. Burada, erdem ve değer kavramları
çok disiplinli bir yaklaşımla irdelenecektir.
Felsefede Erdem ve Değer
Kavramsal
Tanımlar
Felsefe, erdem ve değerin özünü sorgulayan bir disiplindir. Erdem
(Yunanca: aretē), bir varlığın doğasına uygun en iyi haliyle işlevini
yerine getirmesi anlamına gelir. Antik Yunan'da bu kavram, bir bıçağın
keskinliği ya da bir insanın aklını kullanarak yaşamını en iyi şekilde
yönetmesi gibi, her varlığın kendi amacına en uygun mükemmeliyetini ifade
ederdi. Değer ise bireylerin ve toplumların iyi, doğru ya da üstün kabul
ettiği soyut ilkeler bütünüdür. Değerler, ahlaki (iyi-kötü),
estetik (güzel-çirkin) veya mantıksal (doğru-yanlış)
olabilir.
MacIntyre’a
göre erdem, "kişinin alışkanlık haline getirdiği, ahlaki açıdan
üstün davranış yetkinliği; insanın kendini gerçekleştirme sürecinde törel
mükemmelliğe ulaşma çabası"dır. Rokeach ise değeri, "bireyin
veya topluluğun seçimlerine yön veren, davranışları yargılamada kullanılan
süreğen inançlar bütünü; erekler hiyerarşisinde öncelik belirleyen soyut
ilkeler" olarak tanımlar. Erdem eylemle ilişkilidir ve değerlerin
yaşanabilir biçimini temsil ederken, değerler eylemin ardındaki ilkesel
temeli oluşturur. Örneğin, adalet bir değer iken, adil davranmak
bir erdemdir.
Antik
Felsefi Erdem Kuramları
Sokrates, bilinçli
cehalet ilkesiyle, erdemin bilgiyle eşdeğer olduğunu savundu. Ona
göre, kimse bilerek kötü bir eylemde bulunmaz; kötülük, bilgi eksikliğinden
kaynaklanır. Erdemli olabilmek için kişinin erdemin ne olduğunu
bilmesi gerekir.
Platon, ruhu
üç bölüme ayırır: akıl, öfke ve iştah. Bu bölümlere
karşılık gelen dört temel erdem vardır: bilgelik (sophia,
akla), cesaret (andreia, öfkeye), ölçülülük (sōphrosunē,
iştaha) ve adalet (dikaiosunē, bunların dengesi). Platon’a göre,
bir insanın ya da devletin iyi olması, bu erdemlerin uyum içinde
çalışmasına bağlıdır.
Aristoteles,
erdemi iki uç aşırılık arasında bir orta yol (mesotes)
olarak tanımlar. Örneğin, cesaret, korkaklık ile gözü karalık
arasında bir dengedir. Erdem, doğuştan gelen bir özellik değil, eğitim
ve pratikle kazanılan bir karakter niteliğidir. Altın Orta İlkesine
göre, yüreklilik (korkaklık ve delikanlılık arasındaki
denge) gibi erdemler, aklın kılavuzluğunda geliştirilir.
Stoacılar, dinginlik,
özdenetim ve doğaya uyumu erdem olarak öne çıkarır.
Modern
Düşüncede Erdem
Modern
felsefede erdem anlayışı köklü değişimler geçirmiştir. Kant’a göre ahlak
yasası akla dayanır ve erdemli olmak, rasyonel bir ödeve içten
bağlılıktır. Utilitarizmde ise erdem, en çok sayıda insana en
yüksek faydayı sağlayan davranış olarak tanımlanır. Nietzsche, geleneksel erdem
anlayışlarını eleştirerek bireysel güç istenci, yaratıcılık ve kendini
aşma gibi değerleri yüceltir. Habermas ise iletişimsel eylem
kuramıyla ahlakı, kişiler arası rasyonel uzlaşmaya dayandırır.
Değer-Erdem
İlişkisi
Felsefede değerler ile erdemler arasında çift yönlü
bir bağ bulunur. Değerler, bireyin neyi iyi ve doğru kabul
ettiğini belirlerken; erdemler, bu değerlerin somut davranışlara
dönüşmesini sağlar. Örneğin, bir kişi özgürlük değerine
inanıyorsa, bu değeri dürüstlük ve cesaret gibi erdemlerle
hayata geçirir.
Felsefi
Erdem ve Değer Listesi:
Erdemler: Bilgelik (doğru kararlar alma), adalet
(herkese hak ettiğini verme), cesaret (tehlikelere karşı durabilme), ölçülülük
(aşırılıktan kaçınma), dürüstlük (doğruyu söyleme), merhamet
(başkalarının acılarına ortak olma), onur (kendi değerlerine
bağlılık).
Değerler: Özgürlük (irade ile hareket etme), eşitlik
(adil fırsatlar), hakkaniyet (tarafsız davranma), saygı (kendine
ve başkalarına değer verme), doğruluk (gerçeğe uygunluk), sorumluluk
(eylemlerin sonuçlarını üstlenme), fayda (toplumsal yarar).
Dinsel Yaklaşımlarda Erdem ve Değer
Erdem ve
Değerin Dinsel Temelleri
Din, insan davranışlarını yönlendiren en güçlü inanç
sistemlerinden biridir. Dinsel bağlamda değer, Tanrı ya da kutsal kabul
edilen varlık/ilke tarafından buyrulmuş; doğru, iyi ve kutsal
sayılan ilkelerdir. Erdem ise bu değerlere uygun bir yaşam
biçimidir. Dinlerde erdem, yalnızca toplumsal düzenin değil,
ruhsal kurtuluşun da bir koşuldur. Dinsel değer-erdem ilişkisi şöyle
işler: "Kutsal metinlerdeki buyruklar →
Toplumsal değerler → Bireysel erdem davranışları".
Dinlere Göre
Karşılaştırmalı Erdem ve Değer Anlayışı
İslam’da
Erdem ve Değer: İslam
ahlakı, tevhid inancı üzerine inşa edilmiştir ve bireyin hem Allah’a hem
de diğer insanlara karşı sorumluluklarını kapsar. Temel değerler
arasında adalet (‘adl), merhamet (rahma), tevazu
(tawāḍu’), sabır (ṣabr) ve
doğruluk (ṣidq) yer alır. Erdem kaynağı olan takva,
Allah’ın buyruklarına duyarlılık ve sorumluluk bilincidir. Tasavvufta
dört temel erdem: özdenetim (zühd), iç arınma (tasfiye),
ilahi aşk (aşk), hakikat bilgisi (marifet).
Hristiyanlık’ta
Erdem ve Değer: Hristiyan
ahlakı, Tanrı sevgisi, komşuya sevgi ve kurtuluş inancı üzerine kuruludur.
İncil’de yer alan teolojik erdemler – inanç, umut ve sevgi
– Pavlus’un mektuplarında belirtilmiştir. Thomas Aquinas, bu teolojik
erdemleri, Aristotelesçi gelenekten alınan dört kardinal erdem
(bilgelik, adalet, cesaret, ölçülülük) ile Hristiyan
ahlakına entegre etmiştir. Değerler, Altın Kural (başkasına
kendine davranılmasını istediğin gibi davran) etrafında şekillenir.
Budizm’de
Erdem ve Değer: Budizm,
Tanrı merkezli değil, zihin ve davranış temelli bir ahlaki sistem önerir. Doğru
yaşam, erdemin temelidir ve Sekiz Aşamalı Yol ile tanımlanır.
Temel değerler arasında şefkat (karuṇā), bağışlayıcılık
(kṣamā), bilinçli farkındalık (sati) ve zarar
vermeme (ahimsa) bulunur. Erdemler, bilgelik ve farkındalık
ile aydınlanmaya ulaşmayı hedefler.
Hinduizm’de
Erdem ve Değer: Hinduizm’de
erdemli yaşam, evrensel ahlaki düzene (dharma) uygun yaşamayı
gerektirir. Dürüstlük, zarar vermeme (ahimsa) ve öz
disiplin gibi değerler, bireyin manevi yolculuğunda önemli yer
tutar.
Yahudilik’te
Erdem ve Tikkun Olam: Yahudi
etiği, Tanrı ile yapılan ahitlere (berit) dayanır. Tikkun olam
(dünyayı onarmak) anlayışı, Yahudi etik sisteminin temelini oluşturur. Merhamet
(ḥesed), adalet (tzedek) ve sadakat gibi değerler,
bireyden aktif ve sorumlu bir etik tutum bekler.
Dinsel Erdem
ve Değer Listesi:
Erdemler: İman (kutsala inanç), sabır (zorluklara
metanet), merhamet (başkalarına yardım), bağışlayıcılık (hataları
affetme), cömertlik (karşılıksız paylaşma), tevazu (kibirden
uzaklık), sevgi (koşulsuz sevgi), umut (olumlu beklenti), şükür
(minnettarlık), takva (Tanrı’ya saygı).
Değerler: Kutsallık (Tanrı’ya saygı), ilahi adalet
(ahlaki ilkeler), barış (uyum içinde yaşam), dürüstlük
(samimiyet), iman (derin inanç), dayanışma (birlik), yardımlaşma
(muhtaçlara destek).
Sosyolojide Erdem ve Değer
Değerin
Toplumsal Kökeni
Sosyoloji, değerleri toplum tarafından paylaşılan ve
sürdürülen inançlar, ilkeler ve normlar bütünü olarak tanımlar. Émile
Durkheim’e göre, değerler toplumun kolektif bilincini oluşturur
ve bireyleri şekillendiren ahlaki bir düzenin taşıyıcısıdır. Değerlerin
işlevleri şunlardır:
- Toplumsal bütünleşme (Durkheim)
- İktidar meşrulaştırma (Bourdieu)
- Kültürel kimlik oluşturma (Geertz)
Erdemin
Toplumsal İşlevi
Erdem, toplumsal normlara uygunluğu yansıtan ve sosyalleşme
süreciyle (aile, okul, çevre) öğrenilen davranış biçimleridir. Max Weber, dinsel
ve kültürel değerlerin ekonomik davranışlarla ilişkisini
incelemiş; protestan ahlakının kapitalizmin doğuşundaki etkisini ortaya
koymuştur. Erdem, hem toplumsal kontrol aracı hem de kolektif kimlik
inşasının bir parçasıdır.
Erdemin
Toplumsal Kökeni:
Geleneksel toplumlarda
sorumluluk, bağlılık, saygı (mekanik dayanışma). Modern
toplumlarda bireysellik, eşitlik, özerklik (organik
dayanışma).
Toplumsal
Kurumların Rolü:
Aile, temel değerleri ve görgü kurallarını öğretirken; okul, disiplin,
çalışkanlık ve kurallara uyma gibi erdemleri pekiştirir. Hukuk
sistemi ise adalet ve hakkaniyet gibi değerleri kurumsaltırır.
Kültürel
Görelilik ve Evrensel Değerler
Shalom
Schwartz’ın karşılaştırmalı araştırmaları, tüm toplumlarda ortak 10 temel
değer kümesini tanımlar: güvenlik, uyum, gelenek, başarı,
güç, haz alma, uyarılım (yenilik arayışı), kendini
yönlendirme, evrensellik, yardımseverlik. Geert Hofstede ise kültürel
boyutlar kuramında değer sistemlerini bireycilik-toplulukçuluk,
güç mesafesi ve belirsizlikten kaçınma gibi eksenlerle açıklar.
Kültürel
Farklılıklar:
Bireyci toplumlarda (Batı ülkeleri), bireysel özgürlük ve bağımsızlık
ön plandayken; kolektivist toplumlarda (Doğu Asya), aile bağları
ve toplulukla uyum baskındır.
Çağdaş Değer
Çatışmaları:
Toplum
Tipi |
Çatışan
Değerler |
Göçmen
Toplumları |
Geleneksel
değerler -
Evrensel insan hakları |
Dijital
Toplum |
Mahremiyet - Şeffaflık |
Sosyolojik
Erdem ve Değer Listesi:
Erdemler: Çalışkanlık (görevlere azim), konukseverlik
(yabancılara yardım), saygı (nezaket), işbirliği (ortak amaçlar),
vatandaşlık (toplumsal sorumluluk), sorumluluk (görev bilinci), hoşgörü
(farklılıklara saygı), dayanışma (birlik), güven (olumlu
yaklaşım), sadakat (vefakarlık).
Değerler: Dayanışma (birlikte hareket), eşitlik
(eşit haklar), özgürlük (karar alma hakkı), aile bağları
(akrabalık), gelenekler (kültürel miras), dürüstlük (samimiyet), toplumsal
barış (huzur), kültürel çeşitlilik (farklılıklara değer), toplumsal
düzen (normlara dayalı yaşam).
Psikolojide Erdem ve Değer
Psikoloji, değerleri bireyin karar verme süreçlerinde
rehberlik eden kalıcı inançlar olarak tanımlar. Milton Rokeach, değerleri
ikiye ayırır: amaçsal değerler (mutluluk, özgürlük) ve araçsal
değerler (dürüstlük, sorumluluk). Değerler, bireyin
yaşamına anlam ve amaç katar.
Pozitif
psikoloji, erdemleri
bireyin ruhsal sağlığını ve yaşam kalitesini artıran karakter güçleri olarak
görür. Martin Seligman ve Christopher Peterson’ın modeli, altı temel erdemi
ve bunlara bağlı karakter güçlü yönlerini tanımlar:
Erdem |
Karakter
Güçlü Yönleri |
Bilgelik |
Merak, öğrenme sevgisi, eleştirel düşünce, yaratıcılık |
Cesaret |
Yüreklilik, azim, dürüstlük, canlılık |
İnsanlık |
Sevgi, nezaket, sosyal zeka |
Adalet |
Takım
çalışması, hakkaniyet,
liderlik |
Ölçülülük |
Özdenetim, alçakgönüllülük, ihtiyatlılık |
Maneviyat |
Amaçlılık, anlam arayışı, minnettarlık |
Lawrence
Kohlberg’in ahlak gelişimi kuramı, bireyin erdemli
davranışlarının yaş ve bilişsel düzeyle nasıl geliştiğini açıklar:
- Gelenek öncesi düzey: Ceza ve ödül odaklı.
- Geleneksel düzey: Sosyal normlara uyum.
- Gelenek sonrası düzey: Evrensel etik ilkelere bağlılık.
Psikolojik
Erdem ve Değer Listesi:
Erdemler: Yaratıcılık (özgün fikirler), merak
(keşfetme isteği), açıklık (yeni deneyimlere açıklık), cesaret
(tehlikelere karşı durma), azim (hedeflere bağlılık), nezaket
(iyi niyet), şükran (minnettarlık), iyimserlik (olumlu
beklentiler), empati (duyguları paylaşma), öz denetim (dürtü
yönetimi), umut (olumlu düşünce), özerklik (bağımsız karar alma).
Değerler: Bireysel gelişim (sürekli öğrenme), dürüstlük,
samimiyet (duygulara dürüstlük), sevgi (sıcak duygular), güven
(inanç), başarı (hedeflere ulaşma), bağımsızlık (özgür yaşam), keyif
(zevk alma), güvenlik (istikrar), bağlılık (sadakat), aidiyet
(topluluğa dahil olma).
Erdemler ve değerler, bireyin ruhsal sağlığı ve kişisel
gelişimi için çok önemlidir. Öz farkındalık, bireyin hangi değerlere
ve erdemlere sahip olduğunu keşfetmesini sağlar. Pozitif psikoloji
bulgularına göre, değerlerine uygun yaşayan bireyler daha mutlu
ve anlamlı bir yaşam sürer. Azim ve iyimserlik gibi erdemler,
zorluklarla başa çıkmada dayanıklılığı artırır.
Erdemin Zıtları ve Ahlaki Yozlaşma
Klasik ve
Modern Erdemsizlik Tipleri
Kibir, özellikle tevazu erdemine karşıt bir
duruştur. Kendini üstün görme ve başkalarını değersizleştirme, bireysel ve
toplumsal iletişimi bozar.
Açgözlülük, ölçülülük erdeminin ihlalidir. Günümüz
kapitalist toplumlarında tüketimcilik, bir yaşam tarzı haline gelmiş;
mal ve imaj sahibi olmak, değerli olmanın ölçütü olmuştur.
Sosyal medya
çağında erdemin gösterilmesi, erdemli olmakla karıştırılıyor. Erdem,
içsel bir meziyet olmaktan çıkarak araçsal ve imaj temelli bir gösteriye
dönüşür. Dijital çağda yeni erdem talepleri ortaya çıkmıştır: dijital
ölçülülük, sanal nezaket, veri sorumluluğu.
Tarihsel
Yozlaşma Örnekleri
Platon, Devlet
adlı eserinde erdemli toplumun bozulmasını timokrasi, oligarşi,
demokrasi ve tiranlık aşamalarıyla açıklar. Hannah Arendt’in kötülüğün
sıradanlığı kavramı, modern bürokratik toplumlarda erdemsizliğin ve kötülüğün
nasıl norm haline gelebildiğini gösterir.
Erdem ve Değerlerin Tarihsel Dönüşümü
Değerlerin
Tarihsel Evrimi
Antik Çağ: Erdem, bireyin doğasına uygun yaşamasıyla
ilişkilendirilmiştir.
Ortaçağ: Erdem, Tanrı’nın iradesine uygun yaşamak olarak
anlam kazanmıştır.
Modern Çağ: Bireysellik, özgürlük, akıl ve hak
gibi seküler değerler ön plana çıkmıştır.
Postmodern
Dönem (20. yüzyıl sonu - günümüz): Büyük anlatıların çözülmesiyle değerler
görecelileşmiş, erdem kavramı işlevsellik ve kişisel yarar
ölçütleriyle yeniden tanımlanmıştır.
Teknoloji ve
Dijital Kültürün Etkisi
Teknolojinin yaşamı dönüştürmesi, erdem anlayışında radikal
değişiklikler yaratmıştır:
- Gizlilik değerinin erozyonu.
- Dürüstlüğün dijital manipülasyonlarla aşınması.
- Empati yerine algoritmik etkileşimlerin geçmesi.
Bu dönüşüme
karşı bazı direnç biçimleri gelişmiştir:
- Yeni etik akımlar (ekolojik etik, dijital
etik, feminist etik).
- Alternatif yaşam biçimleri (sadelik, gönüllülük,
etik tüketim).
- Toplum temelli eğitim ve etik odaklı medya
projeleri.
Disiplinler Arası Sentez
Disiplinler
arası yaklaşım, erdem
ve değer dinamiklerini şöyle özetler:
Disiplin |
Değerin
Kaynağı |
Erdemin
İşlevi |
Başat
Gerilim |
Felsefe |
Us (Logos) |
İyi yaşamı sürdürme |
Evrensellik vs. Görelilik |
Din |
Vahiy/Kutsal |
Kutsalla bütünleşme |
Dinî
literalizm
vs. Yorum |
Sosyoloji |
Kültürel
kodlar |
Toplumsal
uyum |
Bireycilik vs. Kolektivizm |
Psikoloji |
Bilişsel-duygusal
süreç |
Psikolojik
iyi oluş |
İçselleştirme vs. Dışsal uyum |
Farklı
disiplinlerin katkılarından yola çıkarak evrensel erdemler ve değerler
şunlardır:
Erdemler: Adalet (hakkaniyet), dürüstlük
(samimiyet), merhamet (yardım etme), cesaret (tehlikelere karşı
durma), bilgelik (doğru karar alma), öz denetim (dürtü yönetimi),
nezaket (saygılı davranış), sabır (metanet), cömertlik
(paylaşma), sadakat (güvenilirlik).
Değerler: Özgürlük (irade hakkı), eşitlik (adil
muamele), dayanışma (birlik), doğruluk (gerçeğe uygunluk), barış
(huzur), sevgi (sıcak duygular), saygı (değer verme), sorumluluk
(eylem sonuçlarını üstlenme), güven (inanç), adalet (hakkaniyet).
Güncel tartışmaların temelinde insan onuru ortak paydadır (Nussbaum). Değerler kültürel
bağlamda oluşur (MacIntyre). Dijital çağda yeni erdem talepleri
ortaya çıkmıştır: dijital ölçülülük, sanal nezaket, veri
sorumluluğu.
Sonuç
Erdem ve değer kavramları, insanlık tarihinin bireysel
ve toplumsal düzlemde en köklü unsurlarıdır. Felsefe “nasıl olmalı?”
sorusunu, din manevi boyutu, sosyoloji toplumsal bağlamı, psikoloji
ise bireysel gelişimi ele alır. Bu disiplinlerin sentezi, erdem ve değerlerin
evrensel doğasını ortaya koyar.
Farklı inanç
sistemleri ve kültürel bağlamlarda adalet, merhamet, doğruluk,
özdenetim, dayanışma ve bilgelik gibi erdemler
sürekli öne çıkar.
Modern ve postmodern toplumlarda erdemin
zayıfladığı sıkça dile getirilse de, bu süreç bir yozlaşmadan çok, yeniden
biçimlenme olarak değerlendirilebilir. Yeni etik akımlar ve alternatif
yaşam biçimleri, bu dönüşüme karşı direnç oluşturur.
Erdem ve değerlerin çok katmanlı doğası, disiplinler
arası diyalogu zorunlu kılar. Çağdaş toplumlarda bütüncül bir erdem eğitimi
için dinsel öğretiler, felsefi eleştiri, psikolojik yöntemler
ve sosyolojik farkındalığın sentezi gereklidir. Erdemli bireyler,
yalnızca iyi insanlar değil; aynı zamanda toplumun vicdanı, bilinci ve
dayanak noktasıdır.
Kaynakça
Arendt, H.
(1963). Eichmann in Jerusalem: A report on the banality of evil. New
York: Viking Press.
Durkheim, E.
(1915). The elementary forms of religious life (J. W. Swain, Trans.).
London: George Allen & Unwin.
Fromm, E.
(1976). To have or to be? New York: Harper & Row.
Geertz, C.
(1973). The interpretation of cultures. Basic Books.
Hofstede, G.
(2001). Culture’s consequences: Comparing values, behaviors, institutions
and organizations across nations (2nd ed.). Thousand Oaks, CA: Sage
Publications.
Kant, I.
(1999). Ahlak metafiziğinin temellendirilmesi (İ. Kuçuradi, Çev.).
Türkiye Felsefe Kurumu Yayınları. (Özgün eser 1785).
Kohlberg, L.
(1981). Essays on moral development: Vol. 1. The philosophy of moral
development. San Francisco: Harper & Row.
MacIntyre,
A. (1984). After virtue (2nd ed.). Notre Dame: University of Notre Dame
Press.
Nussbaum, M.
C. (1993). Non-relative virtues: An Aristotelian approach. Midwest Studies
in Philosophy, 13(1), 32-53.
Peterson,
C., & Seligman, M. E. P. (2004). Character strengths and virtues: A
handbook and classification. New York: Oxford University Press.
Rokeach, M.
(1973). The nature of human values. New York: Free Press.
Schwartz, S.
H. (1992). Universals in the content and structure of values: Theoretical
advances and empirical tests in 20 countries. Advances in Experimental
Social Psychology, 25, 1-65.
Taylor, C.
(1989). Sources of the self: The making of the modern identity.
Cambridge, MA: Harvard University Press.
Turkle, S.
(2017). Alone together: Why we expect more from technology and less from
each other. Basic Books.
Weber, M.
(2001). The Protestant ethic and the spirit of capitalism (T. Parsons,
Trans.). London: Routledge. (Orijinal eser 1905’te yayımlanmıştır).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder