29 Şubat 2012 Çarşamba


Sistem Düşünme Nedir? [1] 

Osman KARADAĞ[2] 

29 Şubat 2012, Bodrum 

Stratejik düşünmenin temelinde Genel Sistem Teorisi yatar. Bu konuya daha önce değinilmişti. Yine sistem teorisini esas alan sistem düşünmenin de incelenmesinde yarar olacağı düşünülmektedir. Sistem düşünme gerçek dünya problemlerini çözmek için sistem teorisini uygulanma disiplinidir[3]. Sistem düşünme becerisi çalışma ve deneyimle kazanılır. Sistem düşünme bireyleri ve örgütleri daha büyük bir sistemin bir parçası olarak görür ve temel özelliği şöyle özetlenebilir; 

1.       Sistemi oluşturan öğeleri değil, bu öğeler arasındaki ilişkileri görmek,

2.       Değişim olaylarını değil, değişim örüntüsünü (paterni) görmek,

3.       Karmaşık durumlara neden olan yapıyı görmek. 

Sistem düşünme dili 

Sistem düşünmede sıkça kullanılan bazı kavramlar aşağıda özetle açıklanmıştır:

Doğrusal Düşünme (Linear Thinking): Olayların şu anki neden ve etkisine odaklanır. Neden ve etkinin birlikte vuku bulacağını varsayar

Sistem Düşünme (Systems Thinking): Sistemin bileşenleri arasındaki ilişkilere ve onların dinamiklerine odaklanır. Neden ve etki zaman ve mekanda ayrılır.

Ayrıntılı Karmaşıklık (Detail Complexity): Çok sayıdaki değişken ve karmaşık düzenlemelerle karakterize edilir. Neden ve etki birlikte vuku bulur. Doğrusal düşünmenin esasıdır.

Dinamik Karmaşıklık (Dynamic Complexity): Sistemin yapısal ilişkileri ve dinamiğini oluşturur. Neden ve etki zaman ve mekanda ayrıdır. Sistem düşünmenin esasıdır.  

Yakınsak Problemler (Convergent Problems): Sayısallaştırılabilen optimal bir çözüm olasıdır. Doğrusal düşünme bu problemlere genelde kabul edilebilir çözümler sağlar.

Iraksak Problemler (Divergent Problems): En iyi bir çözüm belirlenemez, birçok çözüm olasıdır. Bu tür problemlerin uzun vadeli çözümü genelde sistem yaklaşımını gerektirir.

Nedensellik Çevrimleri (Circles of Causality): Her bir olay ya da vaka hem neden hem de etkidir.


Neden

Olay

Etki
İşsizlik
Yoksulluk
Kamu Harcaması
Kamu Harcaması
Vergi
Tüketici Harcaması

Geribildirim (Feedback): Davranışın gözlemlenen örüntüsü ya da yapılan eylemlerin sonuçları.

Kaldıraç Gücü (Leverage): Sistemin yapısını değiştirebilen yoğun olarak odaklanılmış eylemler. 

Sistem Düşünmenin Temel Taşları 

Sistem tutarlı davranış örüntüsü olan varlıklardır. Sistemler kararlı bir duruma ya da amaca doğru verimli ya da verimsiz döngüler ve salınımlı hareketler yaparak ilerlerler. Sistem düşünme, sistem davranışlarını belirleyen geribildirim süreci ve dinamiklerini ortaya çıkarılmasını içerir. Bütün sistemler kuvvetlendirici (artırıcı) süreçler, dengeleyici süreçler ve geciktiriciler kullanılmak suretiyle modellenebilir. 

Kuvvetlendirici süreçler: Büyüme ya da küçülmenin motorlarıdır. Küçük eylemler büyüme/küçülmeyi hızlandırmak suretiyle kendi kendini büyütür. Kuvvetlendirici çevrim örneği: Satışlar → Tatmin edilmiş müşteriler → Olumlu söylenti → Satışlar. 

Dengeleyici süreçler: Sistemin amaç yönelimli davranışına gerek duyulduğunda dengeleyici süreç çalışır. Bütün dengeleyici süreçler bazı amaç ya da hedefleri başarmak için kendi kendini düzeltme ya da yönetme işlevi içerir. Gerçek durum ve arzu edilen durum arasındaki açıklık ile karakterize edilir. Dengeleyici çevrim örneği: Borçları öde ya da daha çok borç al → Nakit durumu → Arzu Edilen Nakit Dengesi: Nakit fazlalığı ya da eksikliği (nakit açıklığı) → Borçları öde ya da daha çok borç al. 

Sistem Teorisi İlkeleri 

Sistem yapısı sistemin davranışını belirler. Sistem öğelerinin karşılıklı ilişkileri sistemin kendi krizine neden olur, başkaları problem yaratmaz. Sistemin davranışını anlamak için bu yapısal ilişkileri anlamak zorunludur. Temel değişimleri etkileyebilme yeteneği sistemin yapısı ve öğeleri arasındaki ilişkileri anlamakla kazanılır. Sistemin çıktılarını değiştirmek sistemin yapısını değiştirmeyi gerektirir. İnsan sistemleri karar vericilerin ve katılımcıların dünya görüşleri ve inançlarını da içerdiğinden böyle sistemlerin çıktısını değiştirmek inançların değiştirilmesini gerektirir. Buna kültürel değişim denir ve öğrenme süreci ile gerçekleştirilir. 

Sistem ataleti değişime direnç oluşturur. Karmaşık sistemlerin ataleti de yüksektir ve değişime direnç gösterir. Sistemin yapısını değiştirmeden sistem davranışını değiştirme çabaları kısa dönemde iyileştirmeler sağlayabilir, ancak daha çok uzun vade problemleri üretir. Örneğin kentsel dönüşüm projeleri bazıları için yarar oluştururken diğer bazıları için de külfet oluşturur. 

Sistem yapısını değiştirmek kaldıraç gücü oluşturmayı gerektirir. Kaldıraç gücü oluşturma yeni düşünme yolları ile gerçekleştirilir. Yeni düşünme yolları (1) olaylardan daha çok yapısal ilişkileri görmek, (2) enstantaneler yerine değişim süreçleri olarak düşünmekle olur. 

İnsan sistemlerinde karar vericilerin dünya görüşünü ve inançlarını değiştirmek için sistemin yeniden tasarlanması gerekir. Bu genellikle gözden kaçan bir husustur. Çünkü karar vericiler çoğunlukla kendi kararlarına odaklanırlar ve bu kararların başkaları üzerindeki etkilerini dikkate almayı ihmal ederler. 

Sistem performansı sistem seviyesinde optimize edilmelidir. Alt sistemler hem diğer alt sistemler hem de parçası olduğu sistemden etkilenir. Bu her sistemin içinde sürtüşmelere neden olur. Yapısal sürtüşmeleri asgariye indirmek için alt sistemler arasında performans ödünleşimi (trade-off) yapılmasına ve uzlaşma sağlanmasına ihtiyaç vardır. Sistem optimizasyonu sağlandığında bazı alt sistemler yetersiz seviyede çalışıyor olabilir. 

Sistem sınırlarının belirlenmesine ihtiyaç vardır. Sistem teorisi uygulamasında üzerinde durulan sistemin tanımlanması ve sınırlarının tam olarak belirlenmesi gerekir. Mükemmel bir toplumda bile bazı sosyal sistemler optimum seviyenin daha altında bir seviyede çalışıyor olabilir. Sosyal sorumluluk toplumun genel arzusu için bazı bireysel arzulardan vazgeçmeyi gerektirebilir.  

Sistem performansını yönetmede sadece tek bir performans optimize edilebilir. Diğer bütün performans ölçümleri kabul edilebilir bir aralıkta birer kısıtlayıcı olur. Bunun anlamı şudur: bir işletme hem karını hem de müşteri değerini aynı anda arttıramaz. Birini artırırken diğerlerini kabul edilebilir bir aralıkta sınırlandırmak zorundadır. Sistem yönetiminde ilk adım optimizasyon ölçümünü belirlemektir.


[2] Endüstri Y. Mühendisi Osman Karadağ (okaradag52@gmail.cm), 30 yılı aşkın süreyle Kamu ve Özel sektörde yöneticilik görevlerinde bulunduktan sonra birikimlerini eğitici ve danışman olarak toplumumuzla paylaşmaktadır. Stratejik planlama, yapılabilirlik çalışması ve proje yönetimi alanlarında çalışan Karadağ, Türkiye’nin ilk profesyonel proje yöneticilerinden biridir.
[3] Bir bilgi, teori ve teknik birikim olan disiplinin uygulamaya konulması için çalışılması ve özümsenmesi gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder